İsrail’in saldırılarında ölenlerin sayısı son 24 saatte 243 artarak 10 bin 812 oldu

İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’ne saldırıları 34. gününde artarak sürüyor.

Filistin Kültür Bakanlığı, İsrail bombardımanı sonucu 7 Ekim’den bu yana hayatını kaybeden şair, yazar ve sanatçıların yanı sıra saldırılar neticesinde yıkılan kültür ve sanat kurumlarıyla ilgili bilgi verdi.

Bakanlığın açıklamasında, saldırılarda 15 şair, yazar, hattat, araştırmacı ve sanatçı gibi toplumun önde gelen kişilerinin hayatını kaybettiği belirtildi.

İsrail’in Gazze’ye düzenlediği saldırılarda can kaybı 10 bin 812’ye çıktı

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana abluka altındaki Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı, son 24 saatte 243 artarak 10 bin 812’ye yükseldi.

Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, düzenlediği basın toplantısında, İsrail’in devam eden saldırıları nedeniyle yaşanan can kayıpları ve insani krizin boyutlarına ilişkin bilgi verdi.

İsrail’in son 24 saatte gerçekleştirdiği saldırılarda 243 kişinin daha hayatını kaybettiğini aktaran Kudra, Gazze Şeridi’nde 7 Ekim’den bu yana ölenlerin sayısının 4 bin 412’si çocuk, 2 bin 918’i kadın olmak üzere 10 bin 812’ye çıktığını belirtti.

İsrail ordusunun saldırılarında 26 bin 905 kişinin yaralandığını aktaran Kudra, 7 Ekim’den bu yana enkaz altında 1400’ü çocuk 2 bin 650 kişi bulunduğu yönünde kayıp ihbarı aldıklarını kaydetti.

İsrail’in saldırılarında sağlık sektörü büyük zarar gördü

Saldırılar nedeniyle çok sayıda sağlık görevlisinin hayatını kaybettiğini ve hastanenin hizmet dışı kaldığını kaydeden Kudra, bu konuda son güncellemeleri de paylaştı.

Kudra, saldırılarda şu ana kadar 195 sağlık personelinin hayatını kaybettiğini, 51 ambulansın kullanılmaz hale geldiğini, 130 sağlık kuruluşunun hasar gördüğünü, 18 hastane ile 46 sağlık merkezinin hizmet dışı kaldığını dile getirdi.

Yardım çağrılarında bulunduklarını ancak bunlara cevap alamadıklarını kaydeden Kudra, yakıt sıkıntısı nedeniyle Göz Hastanesi ile Ruh Sağlığı Hastanesinin hizmet dışı kaldığını, Rantisi Çocuk Hastanesi ve Nasr Çocuk Hastanesinde çocuklara yönelik tüm tıbbi hizmetlerin durdurulduğunu, yoğun bakım ve kreşin yalnızca küçük bir jeneratör çalıştırılarak çalışır durumda tutulacağını aktardı.

Kudra, Gazze’nin kuzeyindeki Endonezya ve Kemal Advan hastanelerinin yakıt yetersizliği nedeniyle 24 saat, Şifa Hastanesi’nin de 36 saat içinde hizmet dışı kalacağını belirtti.

Kudra, şu ana kadar Refah Sınır Kapısından, 99 yaralı ve 73 refakatçiyi tahliye edebildikleri bilgisini paylaştı.

İsrail “aç bırakmayı” silah olarak kullanıyor

Kudra, İsrail’in, Gazze’nin kuzeyinde hastanelerde hasta, yaralı, sağlık çalışanı ve yerinden edilmişlerin de aralarında bulunduğu 900 bin kişiyi aç, susuz, ilaçsız ve korumasız bıraktığını ve bunun bir savaş suçu olduğunu kaydetti.

Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nı (UNRWA) da eleştiren Kudra, ajansın, tüm sağlık hizmetlerini aksattığını, çocukları aşısız, hamileleri takipsiz ve kronik hastalığı olanları da müdahalesiz bıraktığını ifade etti.

İsrail ordusu son 3 günde 8 hastaneyi doğrudan bombaladı

Gazze’deki hükümet, İsrail ordusunun son 3 günde 8 hastaneyi doğrudan bombaladığını, saldırıların başladığı 7 Ekim’den bu yana 18 hastanenin hizmet dışı kaldığını belirtti.

Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi Başkanı Selame Maruf, bölgedeki duruma ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Maruf, İsrail güçlerinin dün gece Şifa Hastanesinin avlusunu, kısa süre önce de Nasr Hastanesinin girişini vurduğunu aktardı.

Filistinli yetkili, İsrail ordusunun son 3 günde 8 hastaneyi doğrudan bombaladığını, saldırıların başladığı 7 Ekim’den bu yana 18 hastanenin hizmet dışı kaldığını ifade etti.

İsrail’in, hastaneleri bombalamasının ve onları askeri hedeflere dönüştürmesinin uluslararası hukuka göre “savaş suçu” olduğunu vurgulayan Maruf, korunması gereken bu tesislere yönelik saldırılar sonucu onlarca kişinin öldüğünü ve yaralandığını kaydetti.

İsrail savaş uçakları Gazze’de yine hastanelerin çevrelerini vurdu

İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi’nde Şifa Hastanesi ve Nasr Çocuk Hastanesi çevrelerini ve bazı bölgeleri bombalamayı sürdürdü.

Filistin haber ajansı WAFA’nın haberlerine göre, binlerce hasta ve sığınmacının bulunduğu Şifa Hastanesi, İsrail uçaklarından aralıklarla atılan füzelerin hedefi oldu.

Aydınlatma fişeklerinin eş zamanlı kullanıldığı saldırılar sonucu hastane çevresine şarapnel parçaları zarar verdi.

Yine kentin batısındaki Nasr Çocuk Hastanesi’ne yönelik düzenlenen hava saldırısı sonucu çevrede bulunan 3 Filistinli hayatını kaybetti, onlarcası da yaralandı.

Öte yandan Rafah kentinin doğusuna da İsrail topçuları tarafından atışlar yapıldı.

Gazze’deki Sağlık Bakanlığı: Enkaz altında 2 bin 650 kişi bulunduğu yönünde kayıp ihbarı aldık

Gazze’deki Sağlık Bakanlığı, enkaz altında 1400’ü çocuk 2 bin 650 kişi bulunduğu yönünde kayıp ihbarı aldıklarını duyurdu.

Filistin Başbakanı Iştiyye, Gazze’de tıbbi yardımın öncelik taşıdığını belirtti

Filistin Başbakanı Muhammed Iştiyye, Gazze’deki yaralılara tıbbi yardım ulaştırılmasının öncelik olduğunu kaydetti.

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, “Gazze’deki Siviller İçin Uluslararası İnsani Konferans”a katılmak üzere gittiği Fransa’nın başkenti Paris’te, Iştiyye ile görüştü.

Iştiyye, görüşmede, Gazze’ye uygulanan ambargonun kırılması gerektiğini belirterek, “Gazze ablukası herkes için yavaş bir ölüm anlamına geliyor, özellikle yaralılar için. Sadece gıda değil, tıbbi malzemeler de (önemli).” diye konuştu.

Asıl kaygılarının yaralıların tedavisi olduğunu kaydeden Iştiyye, Gazze’de yaklaşık 20 bin yaralı bulunduğuna dikkati çekti.

Iştiyye, “Ne kadarının hayatta kalacağını bilmiyorum. Bence gıda ve diğer insani ihtiyaçlardan önce bu tehlikeyle mücadele etmek önceliğimiz. Eğer bizler veya sizler, bu insani yardımı mümkün olan herhangi bir yoldan Gazze’ye ulaştırmak için bir yol bulabilirsek çok iyi olacaktır.” dedi.

Filistinlilerin bölgeden ayrılmasını istemediklerini vurgulayan Iştiyye, İsrail’in niyetini bildikleri için böylesi bir yola başvurmak istemediklerini ifade etti.

Iştiyye, “İsrail’in niyeti mümkün olduğunca çok Filistinliyi kovmaktır.” diye konuştu.

DSÖ’nün tıbbı malzemeleri UNRWA aracılığıyla Gazze’deki Şifa Hastanesi’ne ulaştırıldı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, DSÖ’nün tıbbi yardım malzemelerini taşıyan yardım konvoyun, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) aracılığıyla Gazze’deki Şifa Hastanesi’ne ulaştırıldığını bildirdi.

Ghebreyesus, X sosyal medya platformundan konuya ilişkin paylaşımda bulundu.

Tıbbi malzemeleri taşıyan konvoyun Şifa Hastanesi’ndeki hastalar için bir umut ışığı olduğunu belirten Ghebreyesus, UNRWA’nın, DSÖ’nün ilave 56 tonluk sağlık malzemesini Şifa Hastanesi’ne ilettiğini kaydetti.

Ghebreyesus, “Bu bizim 7 Ekim’den bu yana Şifa Hastanesi’ne ulaştırdığımız ikinci teslimat. Bunu memnuniyetle karşılıyoruz ancak teslim ettiğimiz miktarlar, Gazze’deki en büyük hastanenin zaten çok fazla olan ve büyümeye devam eden ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak. Sürdürülebilir, güvenli ve ölçeği artırılmış insani erişim, sağlık hizmetlerinin korunması ve insani ateşkes çağrısında bulunmaya devam ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

İsrail askerlerinin Gazze sahiline İsrail bayrağı çektiği öne sürülen görüntüler yayımlandı

İsrail askerlerinin abluka altındaki Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki sahile İsrail bayrağı çektiği anı gösterdiği iddia edilen bir görüntü yayımlandı.

İsrail ordusu, yaklaşık 2,3 milyon Filistinlinin yaşadığı abluka altındaki Gazze Şeridi’ne saldırılarını 34 gündür sürdürüyor.

Gazze Şeridi’nin kuzeyinde yer alan Gazze şehrini tamamen kuşattığını savunan İsrail ordusuyla Filistinli gruplar arasındaki çatışmalar da giderek şiddetleniyor.

İsrail’in Kanal 12 Televizyonu, Gazze’nin kuzeyindeki sahilde çekildiğini iddia ettiği bir görüntü yayımladı.

Söz konusu görüntüde, İsrail askerlerinin bir direğe İsrail bayrağı çektiği ve İsrail ulusal marşını okuduğu görülüyor.

İsrail savaş uçaklarının Gazze’de bir eve düzenlediği saldırıda 12 sivil öldü

Gazze’deki Filistin İçişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail savaş uçaklarının Gazze Şeridi’nin Deyr el-Beleh bölgesinde yerleşim yerlerini hedef aldığı belirtildi.

Bölgedeki bir eve düzenlenen hava saldırısı sonucu 12 Filistinlinin yaşamını yitirdiği aktarıldı.

AA muhabirine konuşan görgü tanıkları, İsrail savaş uçaklarının Deyr el-Beleh kentine düzenlediği saldırının büyük yıkıma yol açtığını söyledi.

İsrail, Cenin başta olmak üzere Batı Şeria’daki baskınlarda 18 Filistinliyi öldürdü

İsrail askerleri, 14’ü Cenin’de olmak üzere işgal altındaki Batı Şeria’nın farklı kentlerinde dün geceden bu yana 18 Filistinliyi öldürdü.

İsrail ordusu, Cenin kentine ve Cenin Mülteci Kampı’na baskınlar düzenledi. İsrail askerleri ile silahlı Filistinli direnişçiler arasında çatışmalar çıktı. İsrail güçleri, baskınlara direnen Filistinlilere gerçek mermiyle müdahale etti.

Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, İsrail güçleri, Cenin’de 14 Filistinliyi öldürdü. İsrail askerleri Cenin Mülteci Kampı içinde bir evi kuşattı. Buradaki Filistinli silahlı gruplarla, İsrail askerleri arasında yoğun çatışmalar yaşandı.

İsrail ordusuna ait araçların geçtiği bir noktada el yapımı patlayıcının infilak ettirilmesi üzerine bölgeden dumanlar yükseldi.

Cenin Mülteci Kampı’nda iki okul ve üç ana okulunda mahsur kalan öğrenciler, akşam saatlerinde, İsrail askerlerinin ateş açmayı keseceğini açıkladığı yarım saatlik bir arada otobüs ve ambulanslarla çıkartıldı.

İsrail ordusundan yapılan açıklamaya göre, İsrail askerleri, Cenin Mülteci Kampı’nda yaklaşık 20 kişiyi gözaltına aldı. Bölgede silahlı insansız hava aracının da kamptaki silahlı grupları hedef aldığı aktarıldı.

İsrail güçleri Cenin Mülteci Kampı’ndan çekildi.

Batı Şeria’nın diğer bölgelerindeki baskınlarda 4 Filistinli öldürüldü

İsrail güçleri, Ramallah’taki Emari ve Nablus’taki Balata mülteci kamplarına düzenledikleri baskınlarda 1’er Filistinliyi öldürdü. Söz konusu baskınlarda 39 Filistinli de yaralandı.

Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail güçlerinin El Halil’deki Dura kenti ile Beytüllahim’in güneyindeki Beyt Feccar bölgesinde de 1’er Filistinliyi öldürdüğünü duyurdu.

İsrail güçlerinin Batı Şeria’da 18 Filistinliyi daha öldürmesi üzerine işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te 7 Ekim’den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler tarafından öldürülen Filistinlilerin sayısı ise 181’e yükselmiş oldu.

Filistinli tutuklular İsrail’in Megiddo Hapishanesi’nde işkenceye maruz kalıyor

İsrail’in Megiddo Hapishanesi’ndeki Filistinli tutukluların işkenceye maruz kaldığı belirtildi.

Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan yazılı açıklamada, yakın zamanda Hayfa ve Cenin kentleri arasında kalan Megiddo Hapishanesi’nden çıkan bir tutuklunun ifadelerine yer verildi.

İsmi açıklanmayan Filistinli, Megiddo Hapishanesi’ne ilk girdiğinde kendisini ABD’nin Irak’ı işgali sırasında ağır işkenceler için kullandığı Ebu Gureyb Cezaevi’ne getirilmiş gibi hissettiğini söyledi.

Filistinli eski tutuklu, “İsrail askerleri tutukluyu yerde sürüklüyorlar, işgal (İsrail) bayrağını öpmesini istiyorlar. Eğer tutuklu bunu yapmazsa ağır bir şekilde dövüyorlar.” ifadelerini kullandı.

“İnancım olmasaydı aklımı kaybederdim.” diyen Filistinli, Megiddo’daki tutukluların, ağır bir şekilde dövüldüğünü, işkence ve hakaretlere maruz kaldığını, yaralıların tedavi edilmediğini belirtti.

Hapishanedeki ciddi kalabalığa dikkati çeken Filistinli eski tutuklu, “Tek bir hücrede 11 ila 18 tutuklu kalıyor; üzerlerine örtecek bir şey olmadan yerde uyuyorlar.” diye konuştu.

Megiddo’da her koğuşa günde yalnızca iki kez yemek verildiğini ve kıyafet, ayakkabı dahil her şeye el konulduğunu aktaran Filistinli, “Haşlanmış yumurta ve patates veriyorlar, oldukça kötü ve anca 2 kişiye yetiyor. Her şeye el koydukları için mahkumlara, giydiğinden başka kıyafet kalmıyor.” dedi.

İsrail güçleri, abluka altındaki Gazze Şeridi’ne saldırılara başladığı 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te baskınlarını ve Filistinlilere karşı gözaltı operasyonlarını artırdı.

İsrail: 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria’da “Hamas üyesi” 900’den fazla Filistinli gözaltına alındı

İsrail, 7 Ekim’de Gazze Şeridi’ne başlattığı saldırılardan bu yana işgal altındaki Batı Şeria’da Hamas üyesi olduğu iddiasıyla 900’den fazla Filistinliyi gözaltına aldığını duyurdu.

İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, Gazze’ye yönelik saldırıların başlangıcından bu yana Batı Şeria’da 1430’dan fazla aranan kişinin gözaltına alındığı, bunların 900’den fazlasının Hamas’a üye olduğu ileri sürüldü.

İsrail ordusunun iddiasına ilişkin Hamas’tan henüz bir açıklama gelmedi.

İsrail güçleri son haftalarda Filistinlilerin evlerine gece ve şafak baskınları düzenleyerek Filistinlileri gözaltına alıyor. Geçici gözaltı merkezlerinde tutulan Filistinliler, soruşturma merkezlerine veya cezaevlerine naklediliyor.​​​​​​

İsrail saldırıları altındaki Gazze’ye insani yardım taşıyan 106 tır daha ulaştı

Refah Sınır Kapısı’ndan abluka altındaki Gazze Şeridi’ne 106 yardım tırının daha giriş yaptığı duyuruldu. ​​​​​​​

Filistin Kızılayı tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, Mısır Kızılayı’ndan gönderilen insani yardım yüklü 106 tırın yanı sıra Kuveyt’ten gelen beş ambulans Refah sınır kapısında teslim alındı.

Tırlarda yiyecek, içme suyu, tıbbi gereçler, ilaçlar ve diğer insani yardım malzemesi bulunuyor.

Refah sınır kapısından 21 Ekim 2023’ten bugüne kadar günde ortalama 39 tır olmak üzere, toplamda Refah sınır kapısından Gazze’ye 756 tır giriş yaptı.

İnsani yardımlara sınırlı geçişler olsa da, İsrail yönetimi Gazze’ye akaryakıt girişine izin vermiyor.

İsrail’in Gazze saldırılarında 15 şair, yazar, hattat, araştırmacı ve sanatçı hayatını kaybetti

İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 15 şair, yazar, hattat, araştırmacı ve sanatçının hayatını kaybettiği bildirildi.

Filistin Kültür Bakanlığı, İsrail bombardımanı sonucu 7 Ekim’den bu yana hayatını kaybeden şair, yazar ve sanatçıların yanı sıra saldırılar neticesinde yıkılan kültür ve sanat kurumlarıyla ilgili bilgi verdi.

Bakanlığın açıklamasında, saldırılarda 15 şair, yazar, hattat, araştırmacı ve sanatçı gibi toplumun önde gelen kişilerinin hayatını kaybettiği belirtildi.

Yaşamını yitirenler arasında görsel ve tiyatro sanatçılarının da olduğu ifade edilen açıklamada, Gazze’deki 5 kütüphane, 1 yayınevi ile 6 kültür merkezinin yıkıldığı kaydedildi.

Açıklamada “Debke” adlı Filistin halk oyunları grubunda görev alan 8 yaşlarındaki 2 Filistinli kız çocuğunun da saldırılar sonucu yaşamını yitirdiği belirtildi.

Açıklamada ayrıca Gazze’de 76 kültür merkezi, 3 tiyatro, 5 müze, 15 yayınevi ve kitapçı, 80 kütüphane olduğu bilgisi verildi.

İsrail askerleri Batı Şeria’da 2 Filistinliyi öldürdü

İsrail güçleri işgal altındaki Batı Şeria’da düzenlediği baskınlarda 2 Filistinliyi öldürdü.

Filistin resmi ajansı WAFA’nın haberine göre, İsrail askerleri gece Batı Şeria’nın çeşitli bölgelerine baskınlar düzenledi.

Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, El-Halil kentinin Dura bölgesinde 30 yaşındaki Enes Nasır Muhammed Ebu Atvan’ın İsrail güçlerinin açtığı ateş sonucu hayatını kaybettiği belirtildi.

Açıklamada, İsrail güçlerinin Beytullahim’in güneyindeki Beyt Fuccar bölgesine dün düzenlediği baskında yaralanan ve hastanede tedavi gören 51 yaşındaki Muhammed Ferid Hamdan Sevabite’nin de bugün yaşamını yitirdiği bilgisi paylaşıldı.

İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te 7 Ekim’den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler tarafından öldürülen Filistinlilerin sayısı 165’e yükseldi.

İsrail ordusu işgal altındaki Batı Şeria’da 29 Filistinliyi gözaltına aldı

İsrail ordusunun, işgal altındaki Batı Şeria’da aralarında bir kadın ile gazetecinin olduğu 29 Filistinliyi gözaltına aldığı bildirildi.

Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail güçlerinin Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te Filistinlilere yönelik gözaltı operasyonlarını sürdürdüğü belirtildi.

İsrail ordusunun söz konusu operasyonlar kapsamında 29 Filistinliyi gözaltına aldığı aktarılan açıklamada, aralarında bir kadın ile 2 gazetecinin olduğu vurgulandı.

Açıklamada, İsrail güçlerinin işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te 7 Ekim’den bu yana gözaltına aldığı Filistinli sayısının 2 bin 300’e ulaştığı ifade edildi.

İsrail güçleri, abluka altındaki Gazze Şeridi’ne saldırılar başlattığı 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te çeşitli iddialarla Filistinlilere karşı gözaltı operasyonları yürütüyor.

Cenin ve Tubas’ta iş makineleriyle altyapıya zarar verildi

İsrail güçleri ayrıca Batı Şeria’nın kuzeyindeki Cenin kentine iş makineleri ve dozerler eşliğinde yaklaşık 70 askeri araçla büyük bir baskın yaptı. Bölgeye hedef gözetmeksizin ateş ederek giren İsrail askerleri ile baskına engel olmak isteyen Filistinli gençler arasında şiddetli çatışmalar yaşandı.

İş makineleri ve dozerler, İbni Sina Hastanesi, Ürdün Sahra Hastanesi gibi merkezlere çıkan ana yollarda kazılar yaptı, altyapıya zarar verdi. Cenin kent meydanı çevresini toprakla kapatan iş makineleri, meydanı kazarak tanınmaz hale getirdi.

İsrail güçleri, Batı Şeria’nın Tubas kentine de baskın düzenledi. Yerel kaynakların verdiği bilgiye göre, kentin doğu kesiminden baskın düzenleyen İsrail askerleri, beraberlerinde dozerlerle bölgeye girdi. Çevre binaların çatılarında konuşlanan keskin nişancıların kontrolünde düzenlenen baskında iş makineleriyle yollar ve altyapı tahrip edildi.

Nablus’un güneyindeki Akraba köyüne de askeri araçlarla baskın düzenleyen İsrail askerleri, köyün giriş çıkışlarını kapattı.

İsrail’de Gazze protestolarını engellemek için Arap toplumunun önde gelenleri gözaltına alındı

İsrail’de abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılara karşı gösterileri engellemek için Arap toplumunun önde gelen isimlerinin gözaltına alındığı bildirildi.

İsrail’deki Arap Azınlıkların Hakları Hukuk Merkezinden (Adalah) yapılan yazılı açıklamada, İsrail polisinin, ülkedeki Arap Vatandaşları İzleme Yüksek Komitesi Başkanı Muhammed Bereke’yi gözaltına aldığı belirtildi.

Bereke’nin abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik savaşa karşı düzenlenen bir gösteriye gittiği sırada aracından indirilerek gözaltına alındığı kaydedilen açıklamada, Gazze saldırılarına karşı düzenlenen protestoyu engellemek için İsrail’deki Arap liderlerin toplu halde gözaltına alındığı ifade edildi.

İsrail polisinin ayrıca Nasıra kentindeki El-Ayn Meydanı’ndan da Yusuf Tatut, Hanin Zabi, Sami Ebu Şehada, Mahmud Mevasi, Emtans Şehade’yi aynı gerekçelerle gözaltına aldığı aktarılan açıklamada, Bereke’nin Ayn Meydanı’nda 50 kişiyi geçmeyecek bir katılımla gösteri düzenleyecekleri ve bunun için izne ihtiyaç duyulmadığına ilişkin yetkili polis birimine bilgi verdiği vurgulandı.

İsrail Yüksek Mahkemesinin Arap topluluğun düzenleyeceği gösterileri engellemeye dair polisin yetki sahibi olmadığı yönünde açıkladığı kararın üzerinden henüz 24 saat geçmediğine işaret edilen açıklamada, polisin bu uygulamalarıyla İsrail’deki Filistinli vatandaşların özgürlüğünün bastırıldığına dikkat çekildi.

Öte yandan İsrail polisinden yapılan açıklamada, Bereke’nin “polis talimatlarına aykırı davranarak kamuoyunun güvenliğine karşı kışkırtıcı olabilecek bir gösteri düzenleme girişimi üzerine ifadesi alınması için gözaltına alındığı” ifade edildi.

İsrail, topçu atışlarıyla Lübnan’ın sınır bölgelerini hedef aldı

İsrail ordusuna ait topçu birlikleri, Lübnan’ın 3 farklı bölgesini hedef aldı.

Alınan bilgiye göre, İsrail ordusu Lübnan’ın güneyindeki sınır bölgelerine yeni saldırılar düzenledi.

İsrail ordusu, ağır topçu atışları ve obüslerle Lübnan’ın güneyindeki Ramya, Rmeyş ve Habbariye beldesinin çevresindeki dağlık alanları hedef aldı.

Sınır bölgesinde İsrail’e ait birden fazla insansız hava aracının da yoğun sesleri duyuluyor.

Saldırıya ilişkin Hizbullah’tan ise henüz açıklama gelmedi.

İsrail ordusu, Lübnan’da Hizbullah’a ait “hedeflere” hava saldırısı düzenlediğini duyurdu

İsrail ordusu, düzenlenen roket saldırılarına karşılık Lübnan’da Hizbullah’a ait hedeflerin savaş uçaklarıyla vurulduğunu bildirdi.

Ordudan yapılan yazılı açıklamada, vurulan hedefler arasında Hizbullah’a ait askeri yapı ve noktalar olduğu belirtildi.

Açıklamada ayrıca, Lübnan topraklarında sınırına yakın bölgede bir grubun da hedef alındığı ifade edildi.

İsrail ile Lübnan sınırında gerginlik devam ediyor

İsrail ordusu, Lübnan topraklarına bir dizi saldırı gerçekleştirdiğini duyurdu.

Ordudan yapılan yazılı açıklamaya göre, Lübnan topraklarında tanksavar füzeye sahip “iki grup” tespit edilerek hedef alındı.

Lübnan topraklarından İsrail ordusuna ait insansız hava aracına (İHA) ateş açılırken, ateş açılan nokta ise İHA ve topçu birlikleriyle vuruldu.

Açıklamada, söz konusu grupların kaç kişiden oluştuğuna dair ise bilgi verilmedi.

İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana Lübnan’ın güneyindeki İsrail sınırında çatışmalar yaşanıyor.

Çatışmalarda şu ana kadar Lübnan’da 63 Hizbullah mensubu ile biri gazeteci, 3’ü çocuk toplam 14 sivil öldü. İsrail tarafında ise 4 asker ve 2 sivil hayatını kaybetti.

İsrail’in beyaz fosfor bombası ile Lübnan’a düzenlediği saldırıda en az 40 bin zeytin ağacı tamamen yandı.

Filistin Devlet Başkanı Abbas: “İşgal güçlerinin Gazze’yi bölme planları kabul edilemez”

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail işgal güçlerinin Gazze Şeridi’ni bölme planlarının kabul edilemez olduğunu ve Gazze’nin Filistin’in ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi.

Filistin haber ajansı WAFA’nın haberine göre, Mahmud Abbas, Hollanda ve Avustralya başbakanları Mark Rutte ve Anthony Albanese ile ayrı ayrı telefonda görüştü.

Hollanda Başbakanı Rutte ile görüşmesinde “İşgal güçlerinin Gazze’yi bölme planları kabul edilemez” diyen Abbas, Gazze için siyasi ya da güvenlik çözümünün olmadığını, orasının Filistin devletinin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti.

Abbas, Filistin halkının özgürlüğü, bağımsızlığı ve egemenliğine kavuşması için uluslararası meşruiyet temelli bir siyasi çözümün uygulanmasını mutlak olduğunu vurguladı.

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese tarafından telefonla aranan Abbas, görüşmede, Filistin halkına yönelik uygulanan katliamın derhal durdurulması gerektiğini dile getirdi.

Abbas, Filistin halkının yasal temsilcisinin kendileri olduğunu, ulusal kararları alma hakkının da Filistin Kurtuluş Örgütü’nde bulunduğunu kaydetti.

Filistin, İsrail’in Gazze’ye “nükleer silah” tehdidine karşı tüm önlemlerin alınmasını istedi 

Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi’ye İsrail’in Gazze’ye yönelik nükleer silah kullanılması yönündeki tehditlerini etkisiz hale getirecek tedbirler alınmasını istedi.

Bakan Maliki, İsrailli aşırı sağcı Miras Bakanı Amihai Eliyahu’nun abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik nükleer bomba kullanılması tehdidiyle ilgili UAEA Başkanı Grossi’ye bir mesaj gönderdi.

“Gazze’ye nükleer bomba atılmasının olasılıklar arasında olduğunu” söyleyen İsrailli Bakan’ın tehdidinin, tüm ülkelere yönelik bir tehdit olduğunu ifade eden Maliki, UAEA’nın ve üye ülkelerin bu konuya acil önem göstermesi gerektiğini kaydetti.

Maliki, “İsrail’in tehditlerinin kınanmasını ve Filistin halkı ile çevre ülkelerin yaşam hakkına yönelik bu açık tehdidin etkisiz hale getirilmesi için tüm önlemlerin alınmasını” istedi.

Bu açıklamaları, “Gazze’yi yok etmek ve Filistin halkına yönelik soykırım için İsrail kabine toplantılarında dönen fikirlerin dışarı sızması” olarak nitelendiren Maliki, bunun İsrail’deki yaygın söylemle de tamamen uyumlu olduğunu savundu.

Bu, İsrail’in nükleer silahlara sahip olduğunun resmi itirafıdır”

“Bu, İsrail’in nükleer silahlara ve kitle imha silahlarına sahip olduğunun resmi bir itirafı sayılır. İşgalci güç, yasa dışı yollardan nükleer silahlar geliştirdi. Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması’na katılmayı reddetti.” diyen Maliki, Gazze’de nükleer silah kullanma tehdidi yoluyla çatışmanın kızıştırılması ve işgalin derinleştirilmesinin hedeflendiğini dile getirdi.

Kassam Tugayları, İsrail’in Aşdod kenti ile Raim Askeri Üssü’ne roketli saldırı düzenledi

Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail’in Aşdod kenti ile Raim Askeri Üssü’ne roket fırlattıklarını duyurdu.

Kassam Tugayları’ndan yapılan açıklamada, İsrail ordusunun abluka altındaki Gazze Şeridi’nde sivilleri hedef almasına karşı Aşdod’a bir dizi roketle saldırı düzenledikleri belirtildi.

Açıklamada, Kasam Tugayları’na bağlı unsurların Gazze sınırına yakın Yahudi yerleşim birimleri arasında yer alan Raim Askeri Üssü’ne bir dizi roket fırlattığı aktarıldı.

Farklı birliklerin oluşturduğu büyük bir askeri güç olan İsrail’in Raim Askeri Üssü, Gazze’ye karşı “askeri gücün karargahı” olarak da biliniyor.

BM: Gazze’ye insani yardımların tek bir kapıdan ulaştırılması yeterli olmayacak

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, İsrail’in saldırdığı Gazze’ye insani yardımların tek bir kapıdan ulaştırılmasının yeterli olmayacağını dile getirdi.

Griffiths, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un talebiyle Paris’te düzenlenen “Gazze’deki Siviller için Uluslararası İnsani Konferans”ta konuştu.

Tüm tarafların uluslararası insancıl hukuka uyması ve insan onuruna saygı duyması gerektiğini belirten Griffiths, sivillerin korunması çağrısını yineledi.

Griffiths, Gazze’de “güvenli bölge” olarak belirtilen alanlarda dahi sivillerin güvende olmadığını ve bu konuda endişe duyduklarını belirtti.

Gazze’ye su ve gıda gibi yardımların ulaştırılmasının güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Griffiths, bölgedeki insanların ihtiyaçlarının giderek artacağını, bu nedenle yardımların tek bir kapıdan ulaştırılmasının yeterli olmayacağına dikkati çekti.

İsrail bombardımanı nedeniyle büyük yıkımın yaşandığı Gazze’ye insani yardımlar Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı’ndan sağlanıyor.

BM: Gazze’de insani amaçlarla verilecek aralar BM ile koordine edilmeli

Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric, İsrail’in Gazze’de saldırılara 4 saat ara vereceğini basındaki haberlerden öğrendiğini, insani amaçlarla verilecek araların kendileriyle koordine edilmesi gerektiğini bildirdi.

Sözcü Dujarric, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Dujarric, Beyaz Saray’ın İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’nin kuzeyinde bulunan sivillerin çıkışı için saldırılara günde 4 saat ara vermeyi kabul ettiğine ilişkin duyurusunun sorulması üzerine açıklama yaptı.

“Biz de biraz önce haberleri gördük. İnsani amaçla Gazze’de çatışmaya verilecek aralar BM ile koordine edilmeli. Özellikle zaman ve yer konusu.” diyen Dujarric, bu “insani araların” gerçekten etkili olması için tüm tarafların da onay vermiş olması gerektiğini vurguladı.

Dujarric, BM’nin insani yardımları ulaştıran kurum olduğu için söz konusu kararların koordine edilmesi gerektiğinin altını çizerek, kendilerinin de daha fazla bilgi toplamaya çalıştığına işaret etti.

Güvenli bölgelerle ilgili bir soruyu yanıtlayan Dujarric, “Bunun tam ne anlama geldiğinin netleştirilmesi lazım” diyerek, güvenli bölge kararını çatışmaya dahil olanlardan tek tarafın alamayacağını, yoksa bunun hem sivilleri hem de insani yardım çalışanları için risk teşkil edeceğini söyledi.

“Gazze’nin bütünlüğüne saygı duyulmalı”

Dujarric, AA muhabirinin, “Dün Gazze’de ateşkes hangi bölgeyi kapsamalı diye sorulduğunda siz ‘Gazze’nin bütünlüğüne saygı duyulmalı’ demiştiniz. Bugün Beyaz Saray’ın açıklaması sadece kuzeyi kapsıyor, buna tepkiniz nedir?” sorusunu da yanıtladı.

Görüşlerinin bir günde değişmediğini kaydeden Dujarric, “Gazze’nin bütünlüğüne saygı duyulmalı.” ifadesini kullandı.

BM bayrakları yarıya indirilecek

Dujarric, 13 Kasım Pazartesi günü New York’taki BM merkezi ve diğer ülkelerdeki BM kurumlarında bayrakların Gazze’de öldürülen BM personelini anmak için yarıya indirileceğini bildirdi.

Hayatını kaybeden BM personeli için 1 dakikalık saygı duruşu da yapılacağını söyleyen Dujarric, 7 Ekim’den bu yana Gazze’de BM Yakın Doğu’daki Filistin Mültecilerine Yardım ve Bayındırlık Ajansı’na (UNRWA) bağlı 99 kişinin öldürüldüğünü bildirdi.

Hamas, İsrail’in saldırılarının sona ermesi talebiyle geniş çaplı gösteri çağrısı yaptı

Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas, İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’ne 34 gündür devam eden saldırılarının sona ermesi talebiyle geniş çaplı gösteriler düzenlenmesi çağrısında bulundu.

Hamas’tan yapılan yazılı açıklamada, “Gelecek Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri Gazze Şeridi’nin halkıyla; çocukları, kadınları, hastaları ve yaralılarıyla dayanışmayı güçlendirme, savunmasız sivillere yönelik saldırı ve soykırımın durdurulması için işgalcilere ve ABD yönetimine baskı günleri olsun.” denildi.

Açıklamada, “Filistin halkını, Arap ve İslam alemini, faşist Siyonist işgalcilerin Gazze Şeridi’nde Filistin halkına yönelik barbar saldırılarını sürdürmesi karşısında, başkentlerde, kentlerde ve meydanlarda protestolarını artırmaya ve sürdürmeye çağırıyoruz.” denildi.

Hamas, gösterilerde “Filistin halkının kurtuluş, geri dönüş ve kendi kaderini tayin etme haklarının desteklenmesi, saldırıların ve ABD’nin buna verdiği desteğin kınanması” çağrısı yaptı.

Filistin’deki İslami Cihad Hareketi, 2 İsrailli esiri serbest bırakmaya hazır olduklarını açıkladı

Filistin’deki İslami Cihad Hareketi’nin askeri kanadı Kudüs Seriyyeleri’nin Sözcüsü Ebu Hamza, İsrailli esirlerden yaşlı kadın Hanna Kastir ile 13 yaşındaki Yagil Yakup isimli çocuğu insani ve sağlık nedenlerinden dolayı serbest bırakmaya hazır olduklarını duyurdu.

Ebu Hamza, kayıttan yayınlanan videolu konuşmasında, “İnsani ve sağlık nedenleriyle Hanna Kastir ve Yagil Yakub’u serbest bırakmaya hazır olduğumuzu duyuruyoruz.” ifadelerini kullandı.

Gazze’nin her santimetrekaresinin barbarca bombalanması karşısında İsrailli esirlere ilişkin tüm sorumluluğu reddettiklerini belirten Ebu Hamza, Filistin direnişinin dimdik ayakta olduğunu ve “Gazze topraklarında ilerlemeye çalışan İsrail ordusunun, seyir halindeki tabut haline gelen tanklarında acı çektiğini” söyledi.

İslami Cihad Hareketi İsrailli yaşlı kadın ve çocuğun videosunu yayınladı

Videoda konuşan yaşlı kadın Kastir, tüm yaşananlardan ve kendisinin başına gelenlerden İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu sorumlu tuttu.

Kastir, “Netanyahu, güzel olan her şeyi yıktı. O, insanları hedef aldı ve onlara işkence yaptı. Çocukların öldürülmesinden o sorumlu.” diye konuştu.

Netanyahu’nun büyük hatalar yaptığını ifade eden Kastir, söz konusu hataların İsrail toplumuna ve diğer toplumlara zarar verdiğini dile getirdi.

Sorunların tamamından, Gazze’de yaşananlardan ve dünyadaki istikrarsızlıktan Netanyahu’nun sorumlu olduğuna dikkati çeken Kastir, Netanyahu’nun hükümeti bırakma zamanının geldiğini vurguladı.

Kastir, “İslami Cihad Hareketi savaşçıları bizim hayatta kalmamız ve sağlıklı olmamız için her şeyi yaptılar, her şey iyiydi. Bize karşı çok saygılı davrandılar. Sağlık, yemek, uyuyacak yer ve her şey normaldi, Sonuç olarak bize çok iyi davrandılar.” diye konuştu.

Kastir, selametle, sağlıklı ve acilen ailelerine dönmeleri için İsrail hükümetine net bir anlaşmaya varması çağrısında bulundu.

İsrailli çocuk Yakup da videodaki konuşmasında ailesini ve arkadaşlarını çok özlediğini belirterek, Tel Aviv’de kendileriyle dayanışma içinde olan, kendilerinin ve tüm esirlerin acilen ailelerine dönmeleri için İsrail hükümetine baskı yapanlara teşekkür etti.

Yakup, “Netanyahu’ya şunları söylemek istiyorum: Olanlar inanılmaz, bombalamanın boyutu korkunç ve vahşi. Sen çocukları öldürüyorsun, İsrailli esirleri de öldürüyorsun. Sen suyu, elektriği ve ilacı kestin ve biz esirlerin tüm bunlara ihtiyacımız var. Filistinlilerin değil, bunlara bizim ihtiyacımız var.” diye konuştu.

Tel Aviv’de bulunan ve kendileriyle dayanışma içinde olan herkese teşekkür eden Yakup, kısa sürede ülkesine dönme temennisinde bulundu.

İsrail bombardımanından dolayı Gazze’de daha fazla kalmasının can güvenliği açısından çok tehlikeli olduğunu kaydeden Yakup, şöyle konuştu:

“Gazze’de hayatta kalmamızı sağlayan İslami Cihad Hareketi savaşçılarına teşekkür ediyorum. Bize su, yemek, ilaç ve her şeyi sundular. Netanyahu, sana bir şey söyleyeceğim: Eğer bana bir şey olursa bunun sorumlusu sensin. Çünkü İslami Cihad Hareketi savaşçıları bizim ve tüm esirlerin ölmemeleri için tüm güçleriyle çalışıyorlar.”

BM Kalkınma Programı: Gazze’de sadece 1 ayda konutların yüzde 50’si yok oldu

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Gazze’de İsrail’in saldırıları sonucu konutların yüzde 50’sinin yok olduğunu bildirdi.

UNDP Arap Ülkeleri Bölgesel Büro Direktörü ve Genel Sekreter Yardımcısı Abdullah el-Derderi ve BM Batı Asya Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (ESCWA) Yönetici Sekreteri Rola Dashti, düzenledikleri basın toplantısında, “Gazze Savaşı: Filistin Üzerindeki Olası Sosyo-Ekonomik Etkiler” adlı raporu paylaştı.

Gazze’de sadece 1 ayda konutların yüzde 50’sinin yok olduğu bilgisini paylaşan el-Derderi, bunun çok önemli bir sınama olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

“Bu uzun vadeli yerinden edilme krizine yol açarak önemli insani, ekonomik, kalkınma ve güvenlik sonuçları doğurabilir. Karşılaştırmak amacıyla bakarsak, Suriye, savaşın 4. yılında bu yüzdede konut kaybına uğradı, Gazze sadece bir ayda. Bu daha önce hiç görülmemiş bir durum. Savaş bittikten sonra bile insani etkileri sürecek.”

“Gazze’deki yıkım daha önce hiç görülmemiş boyutlarda”

ESCWA Yönetici Sekreteri Rola Dashti ise tüm bahsedilen rakamların ardında gerçek yüzler olduğunu unutmamak gerektiğine işaret etti.

Dashti, “Gazze’deki yıkım daha önce hiç görülmemiş boyutlarda.” dedi.

Gazze’de temel hizmetlere ulaşamayan toplumun yüzde 96’sının çok boyutlu yoksulluğa düştüğünü vurgulayan Dashti, uluslararası toplumun bir araya gelerek kalıcı barış inşa etmesi gerektiğinin altını çizdi.

“Ekonomik faaliyetlere ciddi darbe”

Diğer taraftan “Gazze Savaşı: Filistin Üzerindeki Olası Sosyo-Ekonomik Etkiler” raporunda, Gazze’nin topyekun kuşatılması, sermayenin yok edilmesi, zorla yerinden edilme, Batı Şeria’da insanların ve malların hareketine getirilen kısıtlamalar sonucunda Filistin’in ekonomik faaliyetlerinin ciddi darbe aldığı bildirildi.

Savaşın başlangıcından bu yana yaklaşık 390 bin işin kaybedildiğine işaret edilen raporda, savaş öncesi tahminlerle karşılaştırıldığında, gayrisafi hasıla kaybının savaşın süresine bağlı olarak 2023’te yüzde 4 ila 12 ve 2024’te yüzde 4 ila 9 arasında değişebileceğinin tahmin edildiği aktarıldı.

Raporda, yoksulluğun da savaşın süresine bağlı olarak yüzde 20 ile 45 arasında keskin bir artış göstermesinin beklendiği kaydedildi.

İnsani Gelişme Endeksi’nde keskin bir düşüş yaşanması ve Filistin’in çatışmanın yoğunluğuna bağlı olarak 11 ila 16 yıl arasında geriye gitmesinin öngörüldüğü belirtilen raporda, savaşın ekonomik sonuçlarının insani durum üzerinde doğrudan ve dolaylı etkileri olacağı vurgulandı.

Raporda, Gazze’deki kuşatma nedeniyle oluşan büyük ölçekli yıkım ile malzeme ve ekipman da dahil olmak üzere kaynaklara erişimin belirsizliği göz önüne alındığında, ateşkesin ardından Gazze’de ekonomik toparlanmanın hemen olmayacağı ifade edildi.



Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source link

Leave a Comment